TEKRARLAYAN DÜŞÜKLER VE KAN PIHTILAŞMASI EĞİLİMİ
KAN PIHTILAŞMASI ve TROMBOFİLİ NEDİR?
Kan pıhtılaşması insan vücudunu kanamalara karşı koruyan normal bir olaydır. Trombofili ise kanın pıhtılaşması ile ilgili bozukluktur. Kanın damar içerisinde pıhtılaşmasına neden olmaktadır.
TROMBOZ RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
-
İleri yaş
-
Sigara
-
Genetik yatkınlık
-
Obezite
-
Diyabet
-
Hareketsizlik
-
Gebelik
-
Ameliyat
-
Doğum kontrol hapları
GEBELİK VE KAN PIHTILAŞMASI İLİŞKİSİ

Tüm hamilelerde kan pıhtılaşması artar. Çünkü vücut düşük ya da kanama olmasın diye kendini korur. Ancak bazı kadınlar doğuştan kan pıhtılaşmasına daha yatkındır. Bu kadınlarda hamilelik durumunda pıhtılaşma aşırı derecede artarak gebeliği sıkıntıya sokabilir.
HAMİLELİKTE KİMLER TROMBOZ RİSKİ TAŞIR?
-
Daha önce kan pıhtılaşması sorunu yaşayanlar ya da ailede bu sorunu yaşayanlar,
-
Sigara alışkanlığı olanlar,
-
35 yaş üstü hamileler,
-
Kilo sorunu olan hamileler,
-
Hamileliğinde uzun seyahat yapanlar,
-
İkiz, üçüz, dördüz bebek bekleyenler,
-
Uzun süre hareketsiz yaşam süren hamileler,
-
Daha önceden sezeryan olanlar,
Kan pıhtılaşması sorunu için daha yüksek risk altındadırlar.
HOMOZİGOT VE HETEROZİGOT TROMBOFİLİ NEDİR?
Trombofili hastalarına ”Homozigot”, hasta olmayıp taşıyıcı olanlara “Heterozigot” denir.
TROMBOFİLİ ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİ NASIL ETKİLER?
Trombofili gebeliğin ilerleyen dönemlerinde;
-
erken doğum riski,
-
plasenta yetmezliği,
-
preeklempsi,
-
bebekte gelişme geriliği,
-
düşük,
-
gebelikte anne adayında pıhtı oluşumu ve sonrasında hayati organlara pıhtı atımı gibi hem annenin hem de bebeğin tehlike altına sokacak ciddi durumlara neden olabileceğinden mutlaka üzerinde durulması gereken çok önemli bir sendromdur.
PIHTILAŞMA NEDEN DÜŞÜĞE NEDEN OLUR?
Pıhtılaşma eğilimi olan kadınlarda hamilelik durumunda kılcal damarlarda çok küçük pıhtılar meydana gelir ve tıkanma yapar. Bu durum bebeğin beslenmesini engeller beslenemeyen bebek yaşayamaz ve düşük meydana gelir.
PIHTILAŞMA EĞİLİMİ TANISI NASIL KONUR?
Pıhtılaşma eğiliminin tespiti için bazı kan testleri yapılır. Bu testler Antitrombin III eksikliği, Protein S eksikliği, Protein C eksikliği, Faktör V Leiden, MTHFR mutasyonu, protrombin gen mutasyonu gibi etkenleri araştırır.
Tekrarlayan düşükleri olan kadınlarda aPTT, antikardiyolipin antikorlar, Lupus antikoagülanı gibi testlerin de yapılması gereklidir.
Trombofili testlerinde annenin genetik tahlilinde öncelikle “Faktör V” gen mutasyonu denilen en ana problem olan faktöre bakılır. Eğer ailede bu risk faktörüne sahip başka bir birey varsa hamile bile kalmadan önlem alınmalıdır.
FAKTÖR V LEİDEN MUTASYONU NEDİR?
Faktör V (Faktör 5) kan pıhtılaşma probleminden sorumlu olan faktörlerden birisidir. 500 gebeden birinde görülebilir. Faktör V Leiden heterozigot bireylerde risk ortalama 7 kat artarken, homozigotlarda risk artışı yaklaşık 80 kat olmaktadır.
Faktör V Leiden ;
-
düşük,
-
tekrarlayan gebelik kayıpları,
-
preklampsi,
-
gelişme geriliği,
-
plasentanın rahimden erken ayrılması gibi durumlara yol açan ana nedenlerden biridir.
Tekrarlayan gebelik kayıpları olan ve kan testinde Faktör V Leiden mutasyonu saptanan kadınlar gebelik boyunca kan sulandırıcı iğne kullanırlar.
MTHFR GEN MUTASYONU NEDİR?
Diğer bir pıhtılaşma faktörü ise MTHFR mutasyonudur. MTHFR mutasyonunun tekrarlayan gebelik kayıpları ile ilişkisi halen bilimsel çalışmalarda net olarak gösterilememiştir.
MTHFR mutasyonu olan kadınlarda folik asit seviyesinin azaldığı saptanmıştır. Bu yüzden anne karnındaki bebekte, sinir sistemi, omurga ve beyinde anormal gelişim riskinin arttığı gösterilmiştir.
Yapılan araştırmalarda heterozigot olan bireylerde riskin daha fazla olduğu saptanmıştır.
MTHFR mutasyonlarının düşüklerde rol alıp almadığı ve gebelik boyunca kan sulandırıcı iğne kullanılıp kullanılmaması konusu epey tartışmalı bir konudur. Başka bir risk faktörü olmayan ve sadece MTHFR mutasyonu olan bir gebeye pıhtı önleyici iğneler kullanılmayabilir. Buna hematolog karar verecektir.
HAMİLELİKTE KAN PIHTILAŞMASI TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?
Kan pıhtılaşmasının tedavisinde kan sulandırıcı iğneler, haplar ve oral antikoagülanlar kullanılır.
Kan pıhtılaşması riski yüksek olan bir kadın doktorunun önerisiyle hamilelik durumu oluşur oluşmaz kan sulandırıcı iğnelere başlanması gerekir. Bu iğneler doğuma kadar kullanılabilir. Bu yüzden kan pıhtılaşması riski olan kadınların doktor kontrolünde hamile kalması önerilmektedir.
KAN SULANDIRICI İĞNELER NE ZAMANA KADAR KULLANILIR?

Kan pıhtılaşması tedavisinde genel olarak iğneler doğuma kadar kullanılır. Doğuma yakın bir zamanda ise iğne doktorun da önerisiyle bırakılır.
Doğumdan 12 saat önce kan sulandırıcı iğnenin kesilmesi doğumda kanama riskini ortadan kaldırır. Bu nedenle bazı anne adaylarında 37. Haftada kan sulandırıcı iğneler kesilir. Fakat doğumdan 24 saat sonra tekrar kan sulandırıcı iğnelere başlanır. Bu durum doğumdan sonra 6-8 haftaya kadar sürebilir. Buna doktorunuz karar verecektir.
HAMİLELİKTE KAN SULANDIRICI İĞNELER BEBEĞE ZARAR VERİR Mİ?
Kan sulandırıcı iğnelerin içeriği plasentadan bebeğe geçemez. Bu yüzden bebeğe herhangi bir zararı yoktur. Gebelikte kan sulandırıcı iğneler güvenle kullanılabilir.
KAN PIHTILAŞMASI BEBEK SAHİBİ OLMAYA ENGEL DEĞİL!
Son yıllarda geliştirilen tedavi yöntemleri sonrası kan pıhtılaşmasına eğilimi olan gebelerde kan sulandırıcı ilaçların kullanımı ile olumlu sonuçlar elde edilmektedir. İyi bir tedavi ile 8-10 tekrarlayan düşükten sonra bile sağlıklı doğum yapan kadınlar mevcuttur.